Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul’un siluetine son yıllarda damga vuran yapılardan biri olan Çamlıca Kulesi hakkında kapsamlı bir açıklamada bulundu. 29 Mayıs 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan kule, geride kalan dört yıl boyunca hem teknik hem de kültürel anlamda önemli bir rol üstlendi.
Lale çiçeğinden esinlenerek tasarlanan Çamlıca Kulesi, yalnızca mimarisiyle değil, bünyesinde barındırdığı ileri mühendislik çözümleriyle de dikkat çekiyor. Bakan Uraloğlu’nun paylaştığı bilgilere göre; kule, 201 metre yüksekliğinde betonarme gövdeye ve 168 metrelik çelik antene sahip. Deniz seviyesinden toplam yüksekliği ise 587 metreye ulaşıyor. 49 katlı yapı, yaklaşık 30 bin metrekarelik bir alanı kapsıyor ve 58 metre çapında, 21 metre derinliğinde inşa edilen temel sistemiyle sağlamlık açısından örnek bir yapı.
Çamlıca Kulesi, misafirlerine İstanbul’un büyüleyici manzarasını panoramik biçimde sunarken, bünyesinde yer alan restoranlar, lounge alanları ve dijital deneyim merkezleriyle de ziyaretçilerine farklı bir keşif imkânı tanıyor. Seyyah360 isimli görsel tur uygulaması sayesinde, ziyaretçiler İstanbul’un tarihi ve kültürel zenginliklerini Hezarfen Ahmed Çelebi’nin gözünden gezebiliyor.
Açıldığı günden bu yana 2,3 milyon kişiyi ağırlayan kule, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgi odağı olmayı sürdürüyor.
Yayıncılığın Kalbi de Burada Atıyor
Çamlıca Kulesi sadece bir seyir noktası değil; aynı zamanda Türkiye’nin yayıncılık altyapısında kritik bir merkez. Kulede şu anda 100 FM radyo yayını, 16 analog televizyon kanalı ve 15 dijital DAB+ yayını aktif olarak gerçekleştiriliyor. GSM operatörleri ve kamu kurumları dahil toplam 25 teknik kiracıya ev sahipliği yapan yapı, yayıncılıkta ortak altyapı kullanımını mümkün kılıyor.
İhracatın finansmanı için İMMİB, Türk Eximbank, Türk Ticaret Bankası ve İGE bir araya geldi
İçeriği Görüntüle
Dijital yayın teknolojisi DAB+’ın burada aktif hale gelmesiyle birlikte, yayıncı sayısının kısa sürede 11’den 15’e yükseldiğini belirten Bakan Uraloğlu, bu teknolojinin daha kararlı yayın yapısına ve geniş kapsama alanına sahip olduğunu ifade etti. Savunma sanayi ve pasif radar sistemlerinde de bu teknoloji sayesinde veri üretimi gibi yeni olanakların doğduğuna dikkat çekti.
Görünmeyen Ama Hayati Bir Katkı: Elektromanyetik Kirliliğin Azaltılması
Bakan Uraloğlu’nun vurguladığı bir diğer önemli konu ise kule sayesinde bölgedeki elektromanyetik kirliliğin ciddi ölçüde azaltılması oldu. Eski antenlerin kaldırılmasıyla birlikte, elektromanyetik alan seviyesi 39 volt/metre seviyesinden 2,5 volt/metreye düşürüldü. Bu değer, Avrupa Birliği tarafından belirlenen kabul edilebilir sınır olan 6 volt/metre seviyesinin dahi oldukça altında.
Bu iyileşmeyle birlikte, Çamlıca Kulesi yalnızca estetik ve teknolojik bir başarı değil; aynı zamanda çevre ve halk sağlığı açısından da örnek bir proje haline geldi.